“Gerekirse dört adam gönderirim türbeye, sekiz füze attırırım, savaş çıkarmak için gerekçemiz olur” dediler. Ortaya çıkınca Youtube’u kapattılar!
Dün (27 Mart) internete yüklenen ses kayıtları, AKP hükümetinin Suriye’ye saldırma planlarını ortaya çıkardı. Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, Genelkurmay İkinci Başkanı Orgeneral Yaşar Güler, MİT Müsteşarı Hakan Fidan, Dışişleri Bakanı Müsteşarı Feridun Sinirlioğlu’nun 13 Mart günü Dışişleri Bakanlığında yaptığı toplantıda Suriye’yi işgal planları tartışıldı.
Savaş suçu işlemişler
Konuşmalar Irak Şam İslâm Devleti Örgütü IŞİD’in, Türkiye’nin Suriye’deki toprağı olan Süleyman Şah türbesine yönelttiği tehdit açıklamaları üzerine Dışişleri’nde gerçekleştirilen toplantının ortam dinlemesine dayanıyor. Konuşmalar sırasında Davutoğlu, daha öncesinde Suriye’ye girilmesinin gerektiğini ama bu fırsatı kaçırdıklarından hayıflanıyor.
Ayrıca konuşmalar içinde yaklaşık 2 bin tırlık silah ve mühimmatın Amerikan işbirlikçisi şeriatçı çetelere aktarıldığı, Türkiye’nin bu çeteleri koordine ettiği, yönettiği bilgileri ortaya çıkıyor. Hatta AKP’nin bölgeye daha önce bir general gönderdiği yönünde bilgiler bile mevcut. Konuşmaların bu bölümleri Suriye’de bugüne kadar yaşanan iç savaşta ve katliamlarda AKP’nin nasıl kirli bir rol oynadığını gözler önüne seriyor.
Servetleri ve koltukları uğruna savaş çıkartacaklar
Konuşmalar sırasında Davutoğlu, başbakanın bu konuyla ilgili olarak “Bu (Süleyman Şah’a saldırı) bir imkân gibi değerlendirilmeli bu konjonktürde” dediğini söylüyor.
Hakan Fidan ise “Şimdi ben öbür tarafa dört tane adam gönderirim. Sekiz tane de boş allana füze attırırım. Problem değil o! Gerekçe üretilir. Olay böyle bir iradenin ortaya konması” diyor.
Yaşar Güler ise “Yaptığımız şey direk savaş sebebi sayılır, direk savaş sebebi” diye uyarıyor ama net bir şekilde savaş açılmasına karşı bir tutum almıyor.
Davutoğlu ve Sinirlioğlu ise Türk Silahlı Kuvvetleri TSK’nın Suriye’ye girmesini El Kaideci gruplarla mücadele olarak gösterip meşruiyet zemini yaratabileceklerini söylüyor.
Hükümet konuşmaları yalanlamadı
Konuşmalarla ilgili olarak ilk açıklama yapan Milli Savunma Bakanı, Başbakan ve Dışişleri Bakanı herhangi bir yalanlamada bulunmadı. Tersine konuşmaların sızdırılmasını vatana ihanet olarak yorumlayarak cemaate yüklendiler. Konuşmaların internete düşmesinden sonra ilk olarak Youtube’u yasakladılar. Daha sonra RTÜK aracılığıyla televizyonlara yayın yasağı getirdiler. Yasaklamalarla ilgili herhangi bir mahkeme kararı yok. İdari tedbir olarak yürürlüğe girdi. Ayrıca konuyla ilgili olarak Ankara Cumhuriyet Savcılığı da bir soruşturma başlattı.
Yurtdışında ise en çok konuşulan konulardan biri Twitter yasağı daha kalmadan Youtube’un da yasaklanması oldu.
(Kaynak: Yeni Dünya İnternet Gazetesi)