5. İlerici Gençlik Yaz Kampı 9-13 Ağustos 2012 tarihleri arasında İzmir-Dikili”de Sotes Tatil köyünde gerçekleştirildi. İlerici Gençlerin kamp macerası 8 Ağustos 2012”de başladı. Zonguldak, Gaziantep, İstanbul, Bursa, Edirne, Ankara, İzmir, Bergama, Adana, Mersin ve Türkiye”nin pek çok bölgesinden İlerici Gençler 5. Yaz Kampı”nda buluşmak için yola çıktı. Kampın neşesini yolculuklarıyla yükselten İlerici Gençler türkülerle çıktıkları yolun sonunda Ege Denizi”nin mavisiyle, barış, eşitlik, kardeşlik taleplerini yükselten dostlarıyla Dikili”de buluştu.
Bizler sosyalistlerin kısa zamanda ne kadar güzel işler çıkaracabileceğimizi ortaya koyacağız!
Yerleşmenin, bölgeyi tanımak için gerçekleştirilen turların ardından İlerici Gençler kampın açılış konuşması için biraraya geldi. Açılış konuşması bugüne kadar İlerici Gençliğin gerçekleştirdiği tüm etkinliklere var gücüyle katılmış, geçtiğimiz aylarda kaybettiğimiz TKP 1920 kurucularından Bekir Karayel yoldaşın selamlanmasıyla başladı. Ardından kampta gerçekleştirilecek etkinliklerin, atölyelerin içeriği hakkında bilgi verildi. Ritim atölyesinde görev alan dostumuzun söyledikleri kampın gerçeğini ortaya sermekteydi: “Ritim atölyesinde kısıtlı zamanda neler yapacağımız beliidir. Ama bizler sosyalistiz. Bizler burada sosyalist bireylerin biraraya geldiklerinde kısa zamanda ne kadar güzel işler ortaya çıkaracağını ortaya koyacağız.”
Açılış konuşmasının ardından İlerici Gençler atölyelerde, etkinliklerde, serbest zamanlarda bir arada üretmek, konuşmak, tartışmak, eğlenmek, dinlenmek üzere 5. İlerici Gençlik Yaz Kampı”na başlamış oldu.
Haydi uçurtmalarımızı barış, kardeşlik, eşitlik için göğe kaldıralım!
Yol yorgunluğunu üzerlerinden atan İlerici Gençler dört bir elle sarıldılar uçurtmalarına. “Haydi uçurtmalarımızı barış, kardeşlik, eşitlik için göğe kaldıralım” sloganı altında gerçekleştirilen kampta İlerici Gençler birbirinden renkli uçurtmalarının iskeletlerini çıkarıp, uçurmak için hazırladı.
Uçurtma atölyesinin ardından hep birlikte akşam yemeğine geçen gençler yemeğin ardından tartışmaya, eğlenmeye, dostça yarışmaya devam etti. Galibinin dostluk olacağı tavla turnuvasında kıyasıya yarışan İlerici Gençler kampın ilerleyen günlerinde de dostça yarışmaya devam etti.
Günün son etkinliği ise kadın sorunu gündemli “Kadın Atölyesi” oldu. Katılımcılarının çoğunluğunu kadınların oluşturduğu etkinlikte kadınların sorunları ve bu sorunlara yönelik çözüm önerileri tartışıldı. Kadının ekonomik özgürlüğünü ele alması gerektiği belirtilen tartışmalarda kadın kooperatifleri, kadınlara özel bir yayın çıkarmak gibi öneriler gerçekleştirildi.
Kampın 2. günü
Tüm yılın çalışmalarını değerlendirdiğimiz, öğrenirken eğlendiğimiz 5”inci İlerici Gençlik Yaz Kampı ikinci gününde de tüm coşkusuyla devam etti. Türkiye ve Dünya gündeminin tartışıldığı panel, fotoğraf, drama, ritim ve halk oyunları atölylerin düzenlendiği ikinci günde ilerici gençlere Laz Marks Emice oyunuyla tanınan tiyatrocu Haldun Açıksözlü”de eşlik etti.
‘“Kapitalizm sona yaklaşıyor”
Sabah kahvaltısının ardından saat 09.30”da Türkiye ve dünyadan değerlendirmeler başlıklı panel düzenlendi. Rıza Köse ve Özden Özgünel”in sunum gerçekleştirdiği panelde dünyada ve Türkiye”de kapitalizmin yaşadığı yapısal kriz sonrası işçilerin, emekçilerin, öğrencilerin ve ezilen halkların mücadelesi konuşuldu.
Dünya gündemine dair konuşma gerçekleştiren Rıza Köse, dünyada emperyalist kapitalist sistem içerisinde belli merkez oluştuğuna değinerek bu merkezlerin Amerika kıtası, Avrupa, Asya ve Ortadoğu olduğunu söyledi.
İlk olarak emperyalist kapitalist sistemin merkezi olan ABD”nin yaşadığı yapısal krizin altını çizen Köse, mortgage, kredi kartı ve “loan” denilen öğrenci kedisi borçlarının ABD”nin en büyük ekonomik sorunu olduğunu ifade etti. Köse, ABD”nin içine girdiği bu yapısal krizin faturasını emekçilere kesmek istemesine karşı işçilerin, emekçilerin ve öğrencilerin hatırı sayılır birçok eyleme imza attığını ancak bu eylemliliklerin anaakım medya tarafından görmezlikten gelindiğini vurguladı.
Avrupa”da ise tüm zamanların en geniş katılımlı genel grevlerinin bu sene içerisinde düzenlendiğini belirten Köse, artık sosyal Avrupa”nın kalmadığını Avrupa”da sosyal hakların gasp edildiğinin altını çizdi.
Bu sene içerisinde Amerika kıtasında, Avrupa”da ve Kuzey Afrika”da başlayan isyanların biribirinden ayrı değerlendirilemeyeceğini söyleyen Köse, bunu diyalektiği aykırı olduğunu vurguladı.
Mısır ve Tunus”tan farklı olarak Libya ve Suriye”nin emperyalist bir müdahale ifade eden Köse, emperyalizmin bu bölgelere müdahale etmesinin nedenini Mısır ve Tunus”taki halk devrimlerinin tüm bölgeye ayılmasını engellemek ve isyanın yönünü emperyalist politikalara doğru kaydırmak olduğunu söyledi. Suriye”ye müdahale”nin bir naşka nedeni de “Suriye”de 50”li yıllardan beri uygulanan devletçi politikalar” olduğunu ifade etti. Köse son olarak şunları söyledi: “Dünya”ya şöyle bir baktığımızda her yerde işçilein, emekçilerin, öğrenilerin ve ezilen halkların mücadelesini görüyoruz. Bu durumda bize kapitalizmin artık sona yaklaştığını gösteriyor.”
“AKP iktidarı halklar ve inaçlar arasına nifak tohumları ekiyor”
Rıza Köse”nin ardından söz alan Özden Özgünel ise Türkiye”ye dair yaptığı değerlendirmede Tayyip Erdoğan”ın en son katıldığı bir televizyon programında Suriye, Kürt Sorunu ve Alevi inancı üzerine yaptığı açıklamalarda nasıl bir aymazlık içerisinde olduğunu ve Türkiye”nin içinde olduğu durumu çok iyi gösterdiğini söyledi.
Suriye konusunda, Suriye sınırlarını ihlal eden Türkiye uçaklarının düşürülmesinin ardından Suriye”ye karşı savaş çığırtkanlığının yükseltiğini ifade eden Özgünel, Antakya”da Suriye”den gelen gerici-faşistlerin Suriye halkına karşı emperyalizmin güdümünde olan Türkiye tarafından silahlandırılıp eğitildiğini vurguladı. Özgünel, Suriye”deki Kürtlerin ise kendi öz yönetimlerini oluşturmasının emperyalistlerin ve Türkiye”nin Suriye üzerindeki planlarını bozduğunu belirtti.
Türkiye”deki en yakıcı sorunlardan biri olan Kürt Sorunu”nda AKP iktidarının savaş politikasını sürdüğünü söyleyen Özgünel, “şemdinli”de dağ taş bombalanıyor ve Türkiye”nin yürüttüğü savaş politikası yüzünden ölenler yine yoksul Türk ve Kürt gençleri oluyor” dedi. Özgünel, bu savaş politikasına karşı Kürt halkının iradesini tanımak ve Kürtlerin seslendirdiği onurlu barış şiarını yükseltmek gerektiğini vurguladı.
AKP iktidarının Suriye ve Cemevlerinin durumu üzerinden yükselttiği Alevi düşmanlığının sonuçlarının Malatya”da görüldüğüne dikkat çeken Özgünel, savaş politikalarının gereği olarak AKP iktiradının halklar inançlar arasında nifak tohumları ektiğini belirtti.
Sağlıkta dönüşüm ve tutuklu öğrenciler olmak üzere Türkiye”de bu yıl içerisinde birçok yakıcı sorunun baş gösterdiğini ifade eden Özgünel, bunlara karşı tek kurtuluş yolunun örgütlü mücadeleden geçtiğini vurguladı.
Atölyelerde birlikte üretip, serbest zamanda da birlikte eğlendik
Panelin ardından kampımızın ikinci günü serbest zaman ve ritim, drama, fotoğraf atölyeleri ile devam etti. Atölyelerde birlikte üretim yapan ilerici gençler, serbest zamanı ise denize girerek ve oyunlar oynarak değerlendirdi.
Fotoğraf atölyesinin ilk gününde temel fotoğrafçılık üzerine konuşmalar yapıldı. İlk gün fotoğrafçılığın teorik alt yapısını tartışan ilerici gençler, Fotoğrafın insanlık tarihi açısından önemine değindikten sonra fotoğraf çekerken dikkat edilmesi gereken noktaları öğrendi.
Ritim ve folklör atölyelerinde ezgilerin güzelliğine kendisini kaptıran, drama atölyesinde hayatı yeniden yorumlayan İlerici Gençler hep birlikte eğleniyor, üretiyor. Kampın son akşamında gerçekleştirecekleri gösterilere hazırlanan İlerici Gençler, davulun gümbürtüsünde, halk oyunlarının kıvraklığında, sözlerin gücünde kendi bildikleri eğlenceyi, kendi bildikleri sanatı aradı.
Atölyelerde hep birlikte üreten İlerici Gençler, satranç, tavla ve voleybol turnuvalarında hep beraber gülüp, sporun, rekabetin dostça yapılabileceğini kanıtlamış oldu.
İşçi, üniversiteli ve liseli gençler kendi atölyelerinde sorunlarını paylaştı
Türkiye”nin farklı bölgelerinden gelen üniversiteliler, ekonomik, akademik-demokratik ve siyasal-politik sorunlarını üniversiteli atölyesinde tartıştı. Paralı eğitimden barınmaya, ulaşımdan yemek sorununa kadar pek çok soruna değinen üniversiteli ilerici gençler, bilimsel eğitimden tutuklu öğrencilere, anadilde eğitimden üniversiteler de politik çalışmalara akdar birçok konuyu tartışma fırsatı buldu. Liseli tartışma atölyesinde bir araya gelen lise ve dershane öğrencileri de staj sömürüsünden 4+4+4 eğitime, cinsiyetçi eğitimden liselilerin özgürlük sorununa değin liselileri etkileyen pek çok soruna değinerek bu soruna çözümler üretmeye çalıştı. Liselilerin tartışmalarında şifrelere, hilelere, baskılara karşı çözüm mücadelede cevabı çıktı. işçi-emekçi ilerici gençler ise bir araya geldikleri tartışma atölyesinde sendikaları, işçilere ölüm ve yoksulluktan başka bir şey vermeyen taşeron sistemi, iş yerlerinde yaşanan sıkıntıları tartıştı. ışçi, üniversiteli, liseli ilerici gençler tartışma atölyelerinde günlük hayattan gündeme sorunlarını tartışmaya önümüzdeki günlerde de devam edecek.
“Ha uşaklar ilk maçu kaybettuk ama bu daha ilk yarudur. ıkinci yaruda zafer bizim olacaktur!”
Laz Marks”a hayat veren, Tiyatro sanatçısı Haldun Açıksözlü de 5. İlerici Gençlik Yaz Kampı”nın ikinci gününde İlerici Gençlerle bir araya geldi. “Boal”dan Baltacıoğlu”na Aadolu”da Politik Tiyatro” başlığı altında bir atölye gerçekleştiren Açıksözlü toplumdan yana tiyatronun neferleri olmuş Boal ve Baltacıoğlu”ndan bahsetti ve forum tiyatronun bir örneğini İlerici Gençlerle birlikte gerçekleştirdi.
İzleyiciyi oyunun içine katan forum tiyatronun konusu İlerici Gençler”in önerileriyle “Magazinleşerek milliyetçiliği pompalayan, Kürt sorununa ve Suriye”ye karşı körleşen yanlı medya” oldu. Konunun Malatya”da Alevi-Kürt aileye gerçekleştirilen gerici-faşist saldırıyı canlandırılarak tartışarılmasıyla ele alındığı atölyede “Yaşasın halkların kardeşliği” sloganını rehber edinmiş İlerici Gençler halklar arasına atılan öfke tohumlarının nasıl etkisiz hale getirilebileceğine çözüm aradı.
Akşam yemeğinin sonrasında ise Açıksözlü bu sefer politik stand-up Laz Marks Emice ile gençlerin karşısına çıktı. Suriye konusundan, HES”lere, polisin işçilere, öğrencilere, Türkiye halklarına saldırılarından, AKP iktidarına kadar pek çok konuya ilişkin fikirlerini Karadeniz insanının esprili dili ve sosyalist dünya görüşüyle birleştirerek aktaran Laz Marks Emice”yle birlikte İlerici Gençler keyifli bir akşam geçirdiler.
Kampın üçüncü günü
Giderek yoğunlaşan etkinlik programında üçüncü gün, doğa tahribatının hızla arttığı ve yakıcı bir problem olan HES”ler, “Su ve direniş” ve “Anadolu”da HES mücadeleleri” adlı panelle başladı. Ardından atölyelerle, eğlenerek öğrenen ilerici gençler, 78”in engin denizi Harun Karadeniz yoldaşın ve TKP emektarı aynı zamanda TKP 1920 kurucularından, engin çınarımız Bekir Karayel yoldaşın portrelerini yaptı. Dikili Belediye Başkanı Osman Özgüven de kampı ziyaret ederek İlerici Gençliğe çalışmalarında başarılar diledi.
HES”lere geçit yok!
İlerici gençlerin gün içindeki ilk etkinliği olan “Su ve direniş”, “Anadolu”da HES mücadeleleri” adlı panelle başladı. Doğa gönüllüsü Ahmet Tuncay”ın katılımıyla gerçekleşen panelde, HES projesi hakkında bilgi verildi. Su kaynakları üzerinde yapılacak olan barajlar, sulama kanalları ve HES”lerin yüksek kazanç getiren faaliyetler olduğuna dikkat çeken Tuncay, “Türkiye”nin elektrik ihtiyacımı varki 2000 kadar HES projesi faaliyete geçirilmeye çalışılıyor. Aynı şey barajlar içinde geçerli 200”ün üzerinde baraj yapılması planlanıyor. Bu projelerin bazıları su tutma imkanının olmadığı alanlarda, deprem ve tarihsel miras alanlarında yapılmak isteniyor” dedi.
Şirketlerin HES konusunda uzman olmasa bile haritadan istedikleri yeri belirleyip su üzerine HES kurabildiklerini ifade eden Tuncay, uluslararası şirketlerinde projelere dahil olduğunu ve bunun sonucunda suyun emperyalist şirketlercede talanına zemin hazırlandığını belirtti. Tuncay, şirketlerin aldıkları HES kredisini üç yılda tamamlayıp proje alanlarını 40 yılllığına kiraladığı için devasa boyutlarda kazanç elde ettiklerini söyledi. Tuncay HES”lerin iş imkanı sağlamanın tersine işsizliğe neden olacağını söyledikten sonra HES getireceği zararları şu şekilde sıraladı: Köylülerin topraklarına el konularak köylüler zorunlu göçe tabi tutulacak, tarım yok edilecek, toprak veriminin azalması ile meyve ve sebze fiyatlarında artış olacak, çiçekler yok olurken arıların soyu tükenecek, üretilen elektriğin taşınması için dikilecek olan direkler doğa tahribatına neden olacak.
Atölyeler devam ediyor…
Kampın son akşamında gösterim yapacak olan drama, ritim, folkor ve sanat atölyeleri hazırlıklarına hız kesmeden devam ediyor. Sanat atölyesi katılımcıları bugün ilk kez düzeledikleri atölyede, kampın ana başlığı olan barış, kardeşlik ve eşitlik şiarını sanatsal bir perspektifle yorumladı. Ardından üretime geçen ilerici gençler, resim, şiir ve besteler yaptı.
İlerici gençler, işçi, öğrenci ve liseli atölyelerinde tartışmaya devam ediyor
Bugün işçi öğrenci ve liseli atölyelerinin ikinci oturumu tartışmalarla devam etti. ışçi atölyesi, yeni katılanların kendilerinden ve işyeri bilgilerinden bahsetmesiyle başladı. Önceki sene yapılan işçi atölyesinde alınan kararlar değerlendirildi. ış kanunu hakkında bölgelerde yapılan tartışmalar aktarıldı. Bununla birlikte mahallelerde yapılan işçi çalışmalarının durum değerlendirilmesi yapıldı.
Öğrenci atölyesindeyse, üniversitelerdeki deneyimler ve sorunlar konuşuldu. Alan çalışmalarının nasıl yürütüldüğü ve kazanımlardan bahseden ilerici gençler, çözüm önerilerini sundu.
Gençliğin en hareketli atölyesi olan liseli atölyesindeyse, geçmişten günümüze ilerici liselilerin mücadelesine değinildi. Liselilerin örgütlü mücadelesinde tarihsel bir öneme sahip olan ıLD”nin tarihi hakkında bilgilendirme yapıldı. Liselilerin öznel sorunları olan, kılık kıyafet baskısı, elemeci sınavlar, şiddet ve idari sorunlar üzerinde duruldu.
Akşam yemeğinin ardından film gösterimine geçen ilerici gençler, Zamana Karşı adlı filmi izledi.
Kampın dördüncü günü
İzmir-Dikili”deki Sotes Tatil Köyü”nde gerçekleştirilen kampta İlerici Gençler kamp katılımcılarının ilk gün dile getirdiği “Bizler burada sosyalist bireylerin biraraya geldiklerinde kısa zamanda ne kadar güzel işler ortaya çıkaracağını ortaya koyacağız.” sözünü ispatlamış oldu.
Kampın dördüncü günü “Yolumuz işçi sınıfının yoludur” sloganını İlerici Gençliğe miras bırakan 68”in engin denizi Harun Karadeniz”in anılmasıyla başladı. Başta Harun Karadeniz olmak üzere tüm mücadele şehitleri için 1 dk”lık saygı duruşunun ardından Harun Karadeniz”i anlatan bir sunum gerçekleştirildi.
Gençlik savaş istemiyor!
Üç gün boyunca ülke ve dünya gündemine ilişkin tartışmalar gerçekleştiren İlerici Gençler 4. günde gençliğin temel sorunlarına ve çözüm önerilerine eğildi. “Gençliğin nesnel sorunları ve çözüm önerileri” panelinde eğitim, işsizlik sorunlarının yakıcı sorunlar haline geldiğini belirtilirken Hakkari”den kampa katılan bir ilerici gencin anlattıkları “Savaş”ın gençlik üzerine etkisini en iyi şekilde ortaya koydu. Egemenlerin kirli savaşlarına bulundukları her yerde karşı çıkan İlerici Gençler kamp boyunca yaptıkları tüm tartışmalarda “Yaşasın halkların kardeşliği” sloganını yükseltti.
Panelin ardından İlerici Gençler akşam yapacakları gösteriler için atölyelere dağıldı. Drama, ritim, folklör atölyelerinde hep birlikte tasarlayıp, sahneye koyacakları gösterilerine son şekilleri veren İlerici Gençler çalışmalarını bitirip topluca öğle yemeğine geçti.
İşçi, üniversiteli, liseli atölyeleri “mücadele” dedi
Öğle yemeğinin ardından sıra işçi, üniversiteli, liseli tartışma atölyelerinin son bölümlerindeydi. ışçi, üniversiteli, liseli gençler 3 gün boyunca gerçekleştirdikleri tartışmaların ardından biraraya gelerek ortak bir değerlendirme gerçekleştirdi. Ortak değerlendirme toplantısında işçi, üniversiteli, liseli atölyeleri aldıkları kararları açıkladı. Toplantıda İlerici Gençler okullarda, fabrikalarda, tarlalarda ve hayatın tüm alanlarında kapitalizme, emperyalizme, baskılara, ırkçılığa, gericiliğe, emekçi Türkiye halklarının karşılaştığı tüm saldırılara karşı mücadeleyi yükseltmede ne kadar kararlı olduklarını ortaya koydu.
Süpriz oyun maratonunda eğlenceli dakikalar yaşandı
Atölyelerin ardından sıra “Süpriz oyun”daydı. Gerçek bir süprizle karşılaşan onlarca İlerici Genç kendilerini bir maratonun ortasında buldu. Koşu yarışıyla başlayan oyun; yüzme ve sandalye kapmaca oyunuyla devam etti. Oyunun sonunda kol kola giren katılımcılar kazananın dostluk ortaya koydu.
Süpriz oyunun ardından serbest zaman etkinliklerine geçildi. Üretim atölyelerinin de son provalarını aldığı serbest zamanda İlerici Gençler şimdiden 6. yaz kampının nasıl olacağını konuşmaya başlamıştı.
Ve söz atölyelerde!
Kampın son akşamına gelindiğinde İlerici Gençliği ve kamp sakinlerini Güneşli Dünya”nın ezgileri ve atölyelerin süpriz gösterileri bekliyordu. Sahneye ilk çıkan ritim atölyesi oldu. Darbukanın, bendirin, defin coşkusu tüm alana yayılırken izleyiciler de ritmin bir parçası oldu.
Drama atölyesinden tutuklu öğrencilere selam!
Drama atölyesinden ıleri Gençler; taş atan çocuklardan tutuklu öğrencilere, kürtaj sorununa, kadına yönelik şiddete değin pek çok konuyu ele aldıkları bir oyun sahneye koydu. İlerici Gençler”in yazıp, yönetip, oynadıkları oyunun sonunda bir de süprizleri vardı. Seyircilerin arasından gelen kalabalık bir grubun yükselttiği “Zindanlar yıkılsın, tutsaklara özgürlük” sloganı başta tutuklu öğrenciler olmak üzere tüm tutsaklara selam niteliğindeydi.
Trabzon”ndan Diyarbakır”a ezgiler şenlendirir oyunlarımızı
Drama atölyesinin ardından sahne alan folklör atölyesinin halaydan horona Türkiye”nin halk oyunlarından örnekleri sergiledikleri gösterileri izleyicilerden de yanıt buldu. Alanın dört bir yanında İlerici Gençler horona durdu, halay çekti.
Ve sıra güneşli dünya mücadelesini verenlerin ezgilerinde
Etkinlikte son sırayı her zaman olduğu gibi Güneşli Dünya müzik grubu aldı. Neşid El-Tahrir”le Suriye halkına, “Ey Özgürlük”le tutuklu öğrencilere selam eden Güneşli Dünya; “Ey Özgürlük” ile özgürlük umudunu Dikili göklerine, taşına suyuna yazdı. Neredeyse tüm izleyenlerin katıldığı halaylarla katılımcıları coşturan Güneşli Dünya “Çav Bella”yla sahneye veda ederek mücadele sloganlarını ezgiyle yükseltti.
Güneşli Dünya konserinin ardından sahilde kamp ateşinin başında buluşan İlerici Gençler “Omuzdan tutun beni”yle halaylar çekip, Türkçe, Kürtçe, Arapça, Lazca ezgileri yükseltti. Kamp ateşinin sönmesi kampın son gecesinin de sona erdiğini dile getirmekteydi.
Ayrılık değil alanlarda birleşme vakti
Kampın 5. günüyle 5. İlerici Gençlik Yaz Kampı artık sona ermekteydi. Kahvaltının ardından gerçekleştirilen kapanış konuşması kampın kısa değerlendirmesiyle açıldı. Kampla ilgili görüşlerin dinlendiği kapanış konuşmasının ardından kampa panel, atölye, yarışma hazırlıklarıyla; uyandırma, organizasyon gibi çeşitli görevlerle katılan tüm dostlara tek tek teşekkür edildi. Kapanış konuşması kampta düzenlenen yarışmalarda derece alan dostlara ödüllerinin verilmesinin ardından sona erdi. Kapanış konuşmasının ardından ilerici gençler eşyalarını hep beraber araçlarına taşıyarak kentlerine doğru yol aldı.
İlerici Gençler kahvaltıda, kumsalda, kantinde, kapanış konuşmasında hüznü ve umudu aynı anda hissetmekteydi. 5. İlerici Gençlik Yaz Kampı”nın sona ermesi bir büyük buluşmanın sona erip Türkiye”nin dört bir yanında alanlarda gerçekleşecek buluşmaların müjdesini vermekteydi.