Bugün 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü. 8 Mart, kadınların eşitlik ve özgürlük mücadelesini temsil eden özel bir gün olarak kutlanıyor. Bu özel gün, tüm dünyada emperyalizm, kapitalizm ve ataerkil düzenin kadının toplumsal varlığını kısıtlama, sömürerek baskı altında tutmasına karşı olarak eşitlik, özgürlük ve adalet uğruna verilen bir mücadele şeklinde anlam kazanmıştır. Daha geniş bir şekilde ele alırsak 8 Mart sadece kadınların haklarını değil, aynı zamanda dünya devrimlerinin ve toplumsal dönüşümlerin bir parçası olarak bu süreçte kadının rolünü de temsil etmektedir.
8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü; kadınların zincirlerini kırarak tarih sahnesine çıktığı, ezilenlerin omuzlarındaki yüklere meydan okuduğu bir isyan günüdür. Bu gün, kadınların sadece eşitlik ve özgürlük taleplerini değil, aynı zamanda bir toplumsal devrimin çağrısını yükselttikleri bir mücadele günüdür.
Ülkemizde 8 Mart’a istibdat rejiminin gerici saldırıları altında giriyoruz. Ataerkil şiddetin, kadın cinayetlerinin arttığı, laikliğe ve cumhuriyet kazanımlarına saldırıların devam ettiği bir dönemdeyiz. İstanbul Sözleşmesi’nin gericilik saldırısıyla karşılaşması, kadınların haklarının korunması için verilen mücadelenin ne kadar önemli olduğunu bizlere bir kez daha hatırlatıyor.